Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

21. Dönem Kütahya Milletvekili Akademisyen Prof. Dr. Seydi Karakuş “ Porsuk’ta acil durum var. Kütahya suyunu Eskişehir değerlendiriyor.”

21. Dönem Kütahya Milletvekili Akademisyen Prof. Dr. Seydi Karakuş
“ Porsuk’ta acil durum var. Kütahya suyunu Eskişehir değerlendiriyor.”

21. Dönem Kütahya Milletvekili Akademisyen Prof. Dr. Seydi Karakuş 
“
  1. Dönem Kütahya Milletvekili Akademisyen Prof. Dr. Seydi Karakuş

“ Porsuk’ta acil durum var. Kütahya suyunu  Eskişehir değerlendiriyor.”

Karakuş düzenlediği basın toplantısında suyun doğru kullanımı ve çözüm önerileri ilişkin açıklamalarda bulundu.

Karakuş Organize Sanayi Bölgelerin’deki faaliyet gösteren fabrikaların atıkları ile porsuk barajının kirliliği konularını gündeme getirdi.

Kütahya’nın su kaynağı açısından önemli bir şehir olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Karakuş fakat bunu tasarruflu kullanamıyoruz dedi.

Karakuş  “ Su kaynağı bizde olmasına rağmen Eskişehir bunu çok iyi değerlendiriyor. Biz neden değerlendiremiyoruz düşünmemiz lazım” dedi.

“Türkiye’nin en çok çeşmesi olan il Kütahya’dır”

 Tarihi çeşmelerde suyun sürekli akması yerine sensörlü musluk sistemleri veya zamanlayıcılarla kontrollü akış sağlanabilir. Bu sayede hem tarihi dokuyu koruyup hem de su israfı önlenir. Camilerde özellikle abdest alanlarında sensörlü musluk, düşük debili aparat ve bilgilendirme afişleri kullanılabilir. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yaptığı çalışmalara göre bu uygulamalarla yüzde kırka varan su tasarrufu sağlanabiliyor. Belediye binalarında, okullarda ve evlerde yağmur suyu toplama sistemleri kurulabilir. Toplanan bu sular, bahçe sulama ve temizlik işlerinde kullanılabilir. Avrupa’da birçok şehirde yağmur suyu depolama zorunlu hale getirildi. Türkiye’de de yeni yapılarda bu sistem zorunlu hale geldi. Küçük ölçekli göletler, suyun boşa akmasını engelleyip tarım ve hayvancılık için kullanılmasını sağlar. Özellikle İç Anadolu ve Ege bölgelerinde bu uygulama kuraklıkla mücadelede oldukça etkilidir. Devlet Su İşleri verilerine göre 2025 itibariyle Türkiye’de 930’dan fazla baraj bulunmaktadır. Kütahya özelinde ise Murat Dağı ve çevresindeki barajlar önemli su kaynaklarını oluşturur Enne Barajı bunlardan biridir.

BUGÜN BURADAN ÜÇ HEDEF İLAN EDİYORUZ:

1-️İbadethanelerde ve kamu binalarında su israfını durdurmak – 100 camide sensörlü musluk ve debi sınırlayıcı takılacak.
2️ -Şebekedeki kayıp-kaçağı azaltmak – 2028’e kadar su kayıplarını %25’in altına indirmek.
3️-Tarımsal sulamada modern sistemlere geçmek – Suyun %77’si tarımda tüketiliyor; damla ve yağmurlama sistemleriyle aynı ürün daha az suyla yetiştirilecek.

ESKİŞEHİR’İ ÖRNEK ALMALIYIZ

Komşu Eskişehir’in Porsuk’ta yaptığı dip temizliği çalışmalarını örnek alarak biz de düzenli nehir bakımı başlatacağız. Suyun israfı sadece teknik değil, aynı zamanda vicdani bir meseledir. Kültürümüzde ‘akan nehir başında olsan bile israf etme’ denir. Evimizde, okulda, camide musluğu her açışımızda bunu hatırlayalım.

  KÜTAHYA’YA ÖZEL ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

– Camiler: Şadırvan musluklarına sensör/push sistem + perlatör → %30–60 tasarruf.  Şebeke: Basınç yönetimi ve kaçak tespit cihazlarıyla kayıp-kaçakların azaltılması. Okul–hastane: Rezervuar ve musluklarda düşük debili sistem → %40’a kadar tasarruf.  Yağmur suyu hasadı: Cami avlularında çatı sularını depolayıp bahçe sulamasında kullanmak.  Ablüsyon suyunun geri dönüşümü: Filtrelenmiş suyun rezervuar beslemesinde kullanılması.  Porsuk temizliği: Düzenli dip temizliği ve atık kontrolü. Tarım: Damla/yağmurlama sistemleri için çiftçilere teşvik ve eğitim. Sosyal konutlarda ve sitelerde atık su dönüşümlerinin zorunlu hale getirilerek, yeşil alan sulamasında kullanılması.

PORSUK’TA ACİL DURUM

Karakuş konuşmasında ;  Atık kontrolü içerisinde Porsuk’ta acil bir durum var. Bizimde  balıkçılığımız var.  Zaman zaman gidiyoruz Porsuk’a organize Sanayii’nin çok ciddi manada porsuğu kirlettiğini ben gözlerimle şahit oldum. Köylülerle de görüştüm. Niye müdahale edilmiyor diye, köylüler ise “söylüyoruz. Bir şey yok diye rapor veriyorlar” diyorlar.  Netice itibari ile sadece orada suyun temizliği olup akan bir balık ölmesi değil, o sulardan siner köy, perli, ağaç köy maalesef tarımsal ürün kaldırıyor. Onlar onunla sulanıyor. Bizde bu organize sanayi’nin atığının zehirlerinin aktığı dereden sulanmış bitkilerle pazarda yerli köy malı diye alıp yiyoruz ama zehirleniyoruz. Gitsinler simsiyah porsuğun belirli bir kısmı duruyor” dedi.